Eşek, atgiller familyasının evcilleştirilmiş türlerinden biri olarak tanımlanıyor.
Doğada yaşam süresi ise 25-30 yıl arasında değişiyor.
Eşek nasıl yazılır?
Eşşek mi, eşek mi?
Türk Dil Kurumu’nun (TDK) resmi internet sitesinde yer alan bilgiye göre “eşek” olarak yazılır.
TDK bu kelimenin cümle içerisinde kullanılmış doğru örneklerini de şöyle veriyor:
-Bu sene memlekete gittiğimde hiç eşek görmedim.
-Bu eşekler neden hiç ses çıkarmıyorlar?
“Kim Milyoner Olmak İster?” programında bile “Eşek hoşaftan ne anlar şeklinde başlayan atasözünün devamı nasıldır?” soruldu.
Şıklar şöyle verildi:
A-Tadına bakar, beğenmez.
B –Tadına bakmaz, beğenir.
C-Tanesini yer, suyunu bırakır.
D-Suyunu içer, tanesini bırakır.
Cevap: D-Suyunu içer, tanesini bırakır.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2018 haziran sonu ülkemizde 130 bin 140 eşek bulunuyor.
Bu rakam 2011-2012 istatistiklerinde 199 bin 496 olarak yer almış.
Bu durumda ülkemizde eşek sayısında ciddi bir azalma olduğu ortaya çıkıyor.
İşte söz konusu istatistiklerden yola çıkılarak Sudan’la bir anlaşma yapılmış.
Gümrük vergisi uygulanmadan ithal edilecek tarım ürünleri arasına eşek, at ve katır eti de dahil edilmiş.
Yetmemiş, eşek, at ve katırın da aralarında bulunduğu hayvanların sakatatları da eklenmiş.
Görüldüğü üzere söz konusu hayvanların etlerinin yanı sıra sakatatları da gümrüksüz-mümrüksüz bir şekilde ithal edilecek!
Etler, sakatatlar ne olacak?
Bunları zaman gösterecek!
“Eşek” ülkemizi ilgilendirdiği kadar Atakum’u da ilgilendiriyor.
Çünkü mart ayı başlarında yapılan bir “eşek” paylaşımı, o günün yoğun siyasi trafiğinde gözden kaçmış olacak ki, aylar sonra birden bire “tık”lanma mı diyeyim, “okunma”ma diyeyim, birden bire en çok paylaşılanlar arasında yer aldı.
“Eşek” yakıştırması yapan neydi ne oldu, nerelere tırmandı!
Bu konuyu önümüzdeki günlerde masaya yatıracağım.